ABD, 47. başkanlık seçimi sonrası yoğun bir rekabete sahne oldu. Donald Trump’ın seçimleri kazanmasının ardından, ekonomik verilere odaklanıldı. Özellikle dikkat çeken gelişmelerden biri, Federal Rezerv’in (FED) faiz kararları oldu. FED’in faiz kararı için açıklamanın yapılacağı tarih ise yarın olarak belirlendi.
Adayların seçim sürecinde gerçekleştirdiği açıklamalar, geleceğe yönelik ekonomik öncelikler hakkında ipuçları sunuyor. Bu bağlamda, FED’e karşı ortaya konacak tavırlar, en güncel tartışma konuları arasında yer alıyor. Özellikle Trump’ın FED politikalarına yaklaşımı merakla izleniyor.
TRUMP’IN FED’A YAKLAŞIMI
Donald Trump, ABD başkanlarının FED’in para politikası kararlarına müdahale etmesi gerektiğini savunuyor. 2017 yılının Kasım ayında FED’in mevcut Başkanı Jerome Powell’ı aday gösteren Trump, zaman içerisinde Powell’ı para politikası kararları sebebiyle eleştirdi. Trump, FED’in bağımsızlığını sorgulayan bir yaklaşım sergileyerek, başkanlık süresince FED üzerinde etkili olma niyetinde olduğunu açıkça ortaya koydu.
FAİZ POLİTİKALARI VE TRUMP’IN GÖRÜŞLERİ
Trump, enflasyonu düşürmenin ve ekonomik istikrarı sağlamanın yalnızca faiz oranlarını artırmakla mümkünü olmadığını, bunun yanı sıra faiz oranlarının genel anlamda düşürülmesi gerektiğini savunuyor. Yeniden başkanlık koltuğuna geçmesi durumunda, Powell’ın 2026 yılına kadar görevde kalmasını muhtemel kılıyor. Bu durum, Trump’ın FED politikalarındaki etkisini artırabileceği anlamına geliyor.
PİYASALARDAKİ İNDİRİM BEKLENTİLERİ
Ekonomi uzmanları, ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz indirim politikalarının, başkanlık seçimlerinin sonucuna bağlı olarak şekillenebileceğini belirtiyor. Trump’ın seçimlerdeki zaferi, FED’in 7 Kasım’da gerçekleştireceği olası faiz indirimlerinde daha az temkinli olabileceği yönündeki yorumları beraberinde getiriyor. Bu durum, ekonomi için önemli bir etken olarak değerlendiriliyor.
Özellikle FED’in ilk 50 baz puanlık faiz indirim kararının ardından, 7 Kasım’da 25 baz puanlık ilave bir indirim yapacağı kesinleşmiş gibi görünüyor. Amerika ekonomisinin sıkı para politikalarına ve devam eden enflasyona rağmen olumlu bir performans göstermesi, bu durumu destekleyen bir başka unsur. Yüksek faizlere karşı olan Trump’ın yakında başkanlık görevine başlaması, daha geniş çaplı indirim beklentilerini artırıyor. Bu bağlamda, Trump’ın kabine adayları ve politika önerileri doğrultusunda, Aralık 2023 ve Ocak 2025 tarihlerinde FED’in faiz oranlarında 25 baz puanlık bir düşüş ön görülüyor.
Sonuç olarak, Trump’ın yeniden başkanlığı ele geçirmesi, FED’in para politikaları üzerinde önemli bir etki yapacak gibi görünüyor. Ekonomik verilerin yakından takip edileceği ve FED’in alacağı kararların, Trump’ın vaatleri doğrultusunda şekilleneceği görülmekte. Dolayısıyla, gelen veriler ve Trump’ın tutumlarının piyasalara yansımaları, önümüzdeki dönemde piyasalar ve yatırımcılar tarafından dikkatle izlenecek.