Ertesi gün Ayşe Nazlı ile birlikte hastaneye gittik. Kızım, Ali Cihan’ı benim adıma aramış. Hastanede Reha Bey’in yakını da yoktu. Hastane yönetimi, Reha Bey’in durumunun ağır olduğunu ve ne zaman taburcu olacağını bilemediklerini söyledi. Annesi olarak oğlumun yanında olmam gerektiğini düşündüm ve hastane yönetiminden destek istedim, ancak bu mümkün olmadı.
Bana ulaşılmayan telefonlar ve sürecin ardından yaşadıklarımız hakkında detaylı bilgi verdim. Oğlum Poyraz’in psikolojik durumu ve tıbbi ihtiyaçları hakkında endişeli olduğumu ifade ettim.
Eski eşim Reha Muhtar’ın alkollü olduğu ve arabanın kullanımında sorunlar yaşadığına dair görgü tanıkları olduğunu belirttim. Bu durumun oğlumun sağlığı ve güvenliği açısından risk oluşturabileceğini vurguladım.
Olayın basit bir magazin haberi olmadığını, çocuk kaçırma suçundan suç duyurusunda bulunduğumuzu ve yargılanacaklarını belirttim. Aile içi sorunları hukuki yollarla çözmeye çalıştığımızı vurguladım.
Son olarak, Reha Muhtar’ın sağlık sorunları ve oğlumun güvenliği konusunda endişelerimi dile getirdim. Bu sürecin adli boyutu olduğunu ve bu konuda hesap sorulacağını ifade ettim.
Nilüfer ise Bodrum’da tatilde olduğunu ve olaylarla hiçbir ilgisi olmadığını belirterek, çocuk kaçırma suçlamalarını reddettiğini sosyal medya hesabından paylaştı.
