Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Didem Serin, göz kapaklarında zamanla meydana gelen sarkmalar ve göz çevresindeki torbalanmaların, görme alanını daraltarak yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilecek önemli bir fonksiyonel sorun oluşturduğunu belirtti.
Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Serin, göz çevresindeki bu sarkmalar ve torbalanmaların yalnızca estetik kaygılara değil, aynı zamanda fonksiyonel problemlere de yol açtığını ifade etti.
Düşük göz kapakları ve göz çevresindeki torbaların yaşam kalitesini etkileyebileceğini vurgulayan Serin, bu durumun sadece bir estetik sorun olmadığını, aynı zamanda görme alanını daraltabilen fonksiyonel bir problem haline gelebileceğini belirtti. Modern estetik cerrahinin bu tür sorunlara kalıcı çözümler sunduğunu da sözlerine ekledi.
Göz kapağı estetiğinin genel bir kavram olduğunu dile getiren Serin, “Hastalarımızın ihtiyaçları doğrultusunda, göz çevresinde yaş veya genetik faktörlerin etkisiyle oluşan fazla dokuların alınması ya da yeniden şekillendirilmesiyle, hastayı daha dinç bir görünüme kavuşturuyoruz. 40 yaş üzerindeki bireylerde bu ihtiyaç daha sık görülmektedir. Ancak bazı kişilerde, doğuştan gelen sarkmalar nedeniyle genç yaşlarda da benzer operasyonlar yapılabiliyor.” dedi.
Serin, göz kapağı estetiğinde bireysel yaklaşıma dikkat çekerek, her hastaya aynı operasyonun uygulanmasının uygun olmayacağını ifade etti.
Yüz ifadesini korumanın öncelikli bir hedef olduğunu kaydeden Prof. Dr. Serin, “Kapak düşüklüğü mü var, yoksa sadece dokusal bir sarkma mı mevcut? Alt kapakta torbalanma mı var yoksa gevşeklik mi? Bunların hepsini detaylı bir şekilde değerlendiriyoruz. Planlama, bu tespitlere göre yapılıyor.” şeklinde konuştu.
Ameliyatın genellikle iz bırakmadığını belirten Serin, göz kapağının iyi kanlandığı için iyileşme sürecinin hızlı geçtiğini vurguladı. “Elbette bu bir ameliyat. Çok nadir de olsa iz kalabilir, ancak çoğu hastada izsiz ve doğal bir görünümle süreç tamamlanmaktadır.” ifadelerini kullandı.