ABD dolarının değerini ölçmek için kullanılan Dolar Endeksi (DXY), son günlerde önemli bir artış göstererek 106,60 seviyesine tırmandı. Bu, DXY’nin son bir yıl içerisinde ulaştığı en yüksek seviye olarak kayıtlara geçti. DXY, daha önce geçen yılın ekim ayında bu seviyeleri görmüştü ve bu durum, doların diğer büyük para birimlerine olan güçlü performansını göstermektedir. DXY’nın bu yıl eylülde 100,00 seviyesine düşmesi, birçok yatırımcıyı endişelendirmişti. Ayrıca, EUR/USD paritesi de 1,0550 ile son bir yılın en düşük seviyesine ulaştı, bu durum Avrupa ekonomisinde yaşanan zorlukların yansıması olarak değerlendirilebilir.
ABD TAHVİL FAİZLERİ YÜKSELİYOR
Bunun yanı sıra, ABD’de tahvil faizlerinde de önemli bir artış gözlemleniyor. Özellikle 10 yıllık ABD tahvil faizleri, %4,48 seviyesine ulaşarak son 4,5 ayın en yüksek seviyesine çıktığını gösteriyor. Eylül ayının ortasında 10 yıllık tahvil getirisi %3,60’a kadar gerilemişti ve bu durum, piyasalarda bir rahatlama etkisi yaratmıştı. Ancak yakın dönemde açıklanan ABD enflasyon rakamlarının ekim ayında artış göstermesi, tahvil faizlerinde yukarı yönlü bir hareketi tetikledi. Bu gelişmeler, yatırımcıların güvenli liman arayışını artırmasına neden olmakta.
14 KASIM 2024 DOLAR FİYATI
İçeride ise, döviz piyasası küresel gelişmelere bağlı olarak dalgalanmasına rağmen, dolarda stabil bir görüntü sergileniyor. Bankalar arası piyasalarda 14 Kasım 2024 tarihi itibarıyla dolar fiyatı 34,34 TL’den işlem görmeye başladı. Bu durum, piyasalardaki abdolarla ilgili gelişmelerin iç piyasalara yansımadığını göstermektedir. Yatırımcılar için önemli olan kısa vadeli direnç ve destek seviyeleri de belirlenmiş durumda; 34,38 TL seviyesi direnç noktası olarak izlendiği kadar, 34,28 TL ise destek seviyesi olarak takip ediliyor.
Küresel piyasalardaki dalgalanmalar, döviz kurlarında ne kadar belirleyici bir rol oynasa da, içerideki ekonomik dinamikler ve yatırımcıların algıları da oldukça önemlidir. Özellikle DXY’nin artışı, Amerikan dolarının global ölçekteki gücünün bir yansıması olarak değerlendirilmekte ve bu durum, özellikle gelişmekte olan ülkelerin para birimleri üzerinde baskı oluşturabilmektedir. Tahvil faizlerinde yaşanan yükseliş, ekonomi açısından daha geniş etkiler yaratabileceğinden, yatırımcılar ve ekonomistler bu durumu yakından takip etmektedir. Ekim ayının enflasyon rakamlarının açıklanması, bu yukarı yönlü hareketin en büyük sebepleri arasında gösterilmektedir. Bu nedenle, önümüzdeki süreçte hem tahvil hem de döviz piyasalarında dikkatli değerlendirmeler yapılması gerekmektedir.