Çiğdem Telli, 1 yıl önce kızıyla oynarken yaşadığı bir kazada kızının dirseğine çarpması sonucu göğsünde bir ağrı hissetti. Kontrol yaparken kütle fark eden Telli, doktora başvurduğunda göğsünde bulunan kitle hakkında bilgi aldı. Kemoterapi tedavisine başlayan Telli, saçlarının dökülmesi gibi zorluklar yaşadı ancak 1 yıl süren tedavi sonucunda kanseri yendi. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Eser, erken tanı sayesinde hastanın kanseri yendiğini ve ameliyat sonucunda hiç canlı hücre kalmadığını belirtti.
Prof. Dr. Eser, kadınların 20 yaşından sonra ayda bir kez kendi memelerini muayene etmelerinin önemine vurgu yaparak erken teşhisin kurtarıcı olduğunu ifade etti. 20 yaşından sonra kadınların meme kontrolü yapmalarını öneren Prof. Dr. Eser, 40 yaşından sonra ise radyolojik kontrollerin yapılmasının önemine değindi. Ayrıca ailesinde genç yaşta meme kanseri öyküsü olan kişilerin düzenli kontrollerini yapmalarını ısrarla önerdi.
Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Cemil Bilir, hastanın genetik ve hormonal incelemelerinin yapıldıktan sonra özgü tedavi planının oluşturulduğunu belirtti. Kemoterapi sonrası akıllı ilaçların kullanıldığını ve bu yöntemin tümöre karşı etkinliği artırdığını açıkladı. Prof. Dr. Bilir, Çiğdem Telli’nin tedavi sonrasında herhangi bir bulgusu kalmadığını ve kanseri yendiğini bildirdi.
Çiğdem Telli, kızının kazara çarpmasıyla kanseri erken teşhis ettiğini ve tedavi sürecinin zorluğunu anlattı. Telli, sürecin kabul edilmesinin en zor aşama olduğunu ve ailesinin desteği ile bu süreci atlattığını ifade etti. Telli, spor yapmanın ve sağlıklı beslenmenin önemini vurgulayarak kanseri erken teşhisin önemini bir kez daha belirtti. Telli, kanseri yendiği sürecin bir mücadele olduğunu ve kadınların erken teşhis için düzenli kontrollerini yaptırmaları gerektiğine dikkat çekti.