Başıboş sokak köpeklerinin sayısı ve saldırıları arttıkça, bu konu giderek büyüyen bir sorun haline geldi. Bu nedenle, Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Meclis’te komisyonda görüşülecek olan bu kanun teklifine göre, hasta ve rehabilite edilemeyen sokak köpeklerine ötenazi uygulanacak. Bu düzenleme, özellikle Trabzon gibi illerde başıboş köpeklerin yoğun olduğu bölgelerde desteklenmiştir.
Başıboş köpek sorununa karşı yapılan düzenlemeye karşı olanlar ise hafta boyunca ülkenin çeşitli yerlerinde eylemler gerçekleştirdi. Trabzon da bu eylemlerden biriydi. Kendilerini hayvansever olarak tanımlayan bir grup, sokakları dövizlerle donattı ve tepkilerini dile getirdi. Bir kişi ise köpeği kucağına alarak dans etmeye başladı. Sokak müzisyenlerinin çaldığı şarkı eşliğinde, kadın ve köpek birlikte dans etti. Bu görüntüler sosyal medyada da hızla yayıldı ve insanların duygularını harekete geçirdi.
Bu olay, başıboş sokak köpeklerinin durumunu sadece yasal düzenlemelerle değil, toplumsal duyarlılık ve farkındalıkla da çözülebileceğini gösterdi. Her iki tarafın da görüşleri ve tepkileri dikkate alındığında, söz konusu kanun teklifinin yasalaşması ve uygulanması konusunda toplumsal uzlaşma gerekliliği ortaya çıktı. Bu konuda yapılacak olan düzenlemelerin, hem hayvan haklarını koruyacak hem de toplumun huzurunu sağlayacak şekilde olması önemli bir adımdır.
Sonuç olarak, başıboş sokak köpekleriyle ilgili yaşanan bu olaylar, sadece bir sorunun değil, toplumsal bir duyarlılık sorununun da işaretidir. Hayvanların korunması ve haklarının savunulması, toplumun genel refahı ve adaleti için önemli bir konudur. Bu tür olaylar, insanları bir araya getirerek ortak çözümler bulmaya teşvik etmelidir. Herkesin kabul edebileceği ve destekleyebileceği bir düzenlemeyle, hem hayvanları koruyabilir hem de toplumu huzura kavuşturabiliriz.