Asgari ücrette yapılacak zam henüz resmi olarak belirlenmemişken, piyasada fırsatçıların etkileri kendini göstermeye başladı. 2024 yılı Ocak ayında gerçekleşecek asgari ücret zammı hakkında yükselen söylentiler, fiyatların artış göstermesine neden oldu. Özellikle temel gıda maddeleri ile diğer ürünlerde gözlemlenen fiyat artışları, tüketicileri zor durumda bırakmaya başladı.
ASGARİ ÜCRET ARTMADAN FİYATLARA ZAM YAPILDI
Asgari ücrete yapılması beklenen zammı önceden fırsat bilen bazı üreticiler, zamdan önce fiyatlarını artırma yoluna gitti. Sözcü gazetesine açıklamada bulunan iş insanları, “Asgari ücrete yaklaşık olarak yüzde 25 ile 30 civarında bir zam olacağı öngörülüyor. Bazı üreticiler, işçilik maliyetlerindeki artışı 2024’ün başında ürünlerine yansıtmak yerine, bu artışları kademeli olarak günümüzde uygulamaya başladılar.” şeklinde ifadelerde bulundular.
4 ZAM
İş insanları, Kasım 2023 itibarıyla ilk etapta yüzde 10 düzeyinde bir zam yapıldığını ve Aralık ayında ise yine yüzde 10’luk bir zam daha yapılmasının beklendiğini belirttiler. Bu da demektir ki, asgari ücrete resmen bir zam yapılmadan, toplamda iki tane zam gerçekleştirilmiş olacak. Dahası, Ocak ve Şubat ayında da iki zam daha olabileceği gündeme gelmiştir. Tüm bu gelişmeler, tüketici ve üretici açısından endişe verici bir durum yaratmaktadır.
İŞ İNSANLARININ ASGARİ ÜCRET BEKLENTİSİ
İş insanları konu hakkında yaptıkları değerlendirmelerde, “Tüm firmaların zam yapmaya başladığını söylemek oldukça güç. Ancak, şimdiden zam uygulayan birçok firma mevcut. Gündeme gelen zam oranları özellikle küçük işletmeler için büyük bir kaygı yaratıyor. Asgari ücret konusunda 30 bin TL, 35 bin TL gibi rakamların telaffuz edildiği bir ortamda bu rakamların gerçekleşeceğini düşünmüyoruz; fakat asgari ücretin daha yüksek belirlenmesi için karar alıcılar üzerinde etkili olacağını düşünüyoruz. Önümüzdeki yıl seçim olmaması bizim için bir avantaj olabilir.” ifadeleriyle düşüncelerini dile getirdiler.
İş insanları ayrıca, yeni asgari ücretin 21 bin lira düzeyinde olmasını ve bunun 22 bin liranın üzerine çıkmamasını beklediklerini belirttiler. Bu durum, işverenler için büyük bir maliyet yükü oluşturabileceği için dikkatle izlenmesi gereken bir gelişme olarak öne çıkıyor. Hem işçiler hem de işverenler arasında yaşanan bu gelgitler, piyasaların dengede tutulması açısından oldukça önemli bir konu teşkil etmekte.
Sonuç olarak, asgari ücret zammıyla ilişkili olarak yaşanan fiyat artışları, ekonomik dengeleri etkileme potansiyeline sahip. Tüketicilerin alım gücünün düşmesi, üretim süreçlerini etkileyebilir. Bu bağlamda, hem işverenler hem de çalışanlar açısından sürecin nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.